Sofısderin ilklerinden ve de en ünlülerinden olan
Protagoras için uygun diişer. Protagoras Atina'nın
büyük devlet adamı Psrikk^'m çevresinde olanlardandır.
O da, Anaksagoras gibi, Tanrıları reddetmekle
suçlanmıştır. Gerçekte o, Tannlann varlığını reddetmemiş,
ancak düşüncesindeki genel şüpheci karakterden
dolayı, "Tanrtlar var tnj., yok Jnu, bilemeyiz" demiştir.
Bundan dolayı tutuklanmış, ancak yargı uygulanmadan
önce kaçmış ve Sicilya'ya giderken yolda
boğulmuştur. Geleneğe göre Protagoras'ın, "Gerpek"
adında bir kitabı varmış, bu kitabın başında çok ünlü
şu kural bulunuyormuş: 'Tnsan her peyin ölpürüdür."
Bu kuralın anlamı: Protagoras için tümel geçerli bir
gerçek yoktur. Olsa olsa her insanın kendisine has
İnançları, görüşleri vardır. Kendiliğinden olan bir
gerçekten söz edilemez, bir İnsanın kendine görc
gerçek saydığı şeyler olabilir. Eflatun'un aktardığına
göre, Protagoras bu varsayımını duyumlarımızın bizi
yanıltmasına dayandırıyormuş. O, duyum ve algıların
Öznel (sübjektif) vc göreli (rclatifl olduklarına ilk kez
değinen düşünürdür:* Biri sıcak, öteki soğuk, üçüncüsü
dc ılık su ile dolu üç kap olsun. Oncc bir elimi
sıcak. Öteki elimi de soğuk suya sokayım, sonra da
her iki elimi birlikte ılık suya koyayım. Sonuçta aynı
ılık su, bir elime daha soğuk öteki elime olduğundan
daha sıcak gelecektir, Acaba haklı olan elim hangisidir?
Acaba haklılık konusunda iki elimin kavgaya tutuşmalarının
bir anlamı var mıdır? Şüphesiz bir anlamı
yoktur, olmamalıdır. Çünkü bu ılık SLL, yalnızca
cic geldiği gibidir. İşte sıcak ve soğuk İçin söz konusu
olan bu durum, her şey İçin dc böyledir. Sonra du
yumlara bağlı algılarımızdaki bu durum, tüm bilgilerimiz
için de geçerlidir.
Yunan felsefesinin ilk dönemindeki filozoflar gerçeğe
ulaşmak için uğraşıyorlardı. Heraklit, Elealılar,
Pisagorculann tümü; tümel olarak geçerli olan kendiliğinden
bir gerçeğin var olduğuna vc bu gerçeğin insan
tarafindan bilinebileceğine inanıyorlardı. Fakat ilk
kez Sofistler gerçeğe ulaşma çabasından caymış vc
yalnızca gerekli vc yaradı bilgiler edinmeyi kendilerine
amaç edinmişlerdir. Sofistleri öncelikle, İnsan vc
insanın evreni ilgilendirir. Onların gerçek amaçlart bu
evrene yararlı olmaktır. Bu nedenle onlar kendilerinden
önceki filozofların amaç bildikleri gerçeğe yabancı
kalmışlardır.
Eu gerçek kavrammı ilk kez Protagoras eleştirmiştir.
Ona göre kendiliğinden gerçek diye bir şey söz
konusu olamaz, ancak insan içİn yararlı olan bazı bilgiler
vardır. Protagoras bu görüşünü şöyle temcllendİrir:
Bilgilerimizi bize duytımlanmız sağlar. Duyumlanmızm
oluşturduğu bu bilgiler, evreni birine bir biçimde
bir başkasına bîr başka biçimde gösterirler. Aynı
bir ısı bir İnsana sıcak öteki bİr insana soğuk gelebilir.
Acaba bunlar üzerinde tartışmanın bir anlamı
var mıdır? Yoktur, çünkü evren, herkese kendi duyumlarının
gösterdiği bİçİmdc vardın Bunun içindir
ki bana böyle görünen bir şey, bir başkasına başka
türiü görünür. O halde herhangi bir şey konusunda
birbirinin tam karşıtı olan iki görüş öne sürmek olasıhğı
her zaman vardır. Bu karşıt görüşlerin hangisinin
doğru olduğunu kanıtlamak olanaksızdır. Bu karşıt
görüşlerin hangisinin doğru olduğunu göstermek
İçin, olsa olsa bir tek yol vardır. Bu da, bu görüşlerin
birinin daha doğru olduğunu karşımızdaki n e telkin
vc inandırma (ikna) yolu ile benimsetmektir. Sonuç
olarak doğru ve yanlış düşünce yoktur, ancak insamn
düşüncesini karşısındakine beccrikülik göstererek benimsetmesi
vardır. Önemli olan, insanın kendi görüşünü
savunma biçimidir, Bunun için tek araç vardır,
hitabet. Bunun içindir ki Sofısdcr düşüncenin dış görünümü
ile yani dil İle ilgilenmişlerdir. Onların dil
konusundaki araştırmalan bize kalan başanlı çalışmalanndan
biridir. Nitekim Sofistler dilbilgisi (gramer)
bilimini ilk ortaya koyanlardır. Söz gelişi cümlenin
analizini yapmak, bazı dilbilgisi kurallarının konulması
SoHstlere aittir, Buna karşı tüm metafizik konularda,
söz gelişi yer İle gökyüzünün ilişkisi, evrenin niteliği
vb, konularda, Sofistler şüpheci bir görüşü sirngclerlcr.
Protagoras'ın Tanrılar konusundaki düşüncesini
anımsayalım: "Ona göre Tanrıların varhğtm kamîlamak
ipin elimizde bir arap yoktur, bunun ipin
Tanrılar var olabilir de, olmayabilir de''.
Yorumlar
Yorum Gönder